15 Eylül 2009 Salı

O Bana Benim Ona Baktığım Gözle Bakıyor!

Aynı sırayı paylaşıyorduk onunla... Ama okul arkadaşı değildik. Nasıl mı? Şöyle; otobüs durağındaki sırada bekliyorduk her gün... Bu sıra arkadaşlığı neredeyse bir senedir devam ediyordu. Bir gün otobüs geldi ve ben centilmence sıramı ona verdim.
Gülümsedi ve yanağımdan makas aldı. O anda kendimi "Makas Eller" filmindeki Johnny Depp'in kız arkadaşı gibi hissettim.

Uçuyor gibiydim. Ayaklarımın yerden kesildiğini hissettim. Çünkü gerçekten uçuyordum. Yaşadığım romantik an nedeniyle sabırsızlanan yolcular beni kenara itip otobüse binmeye çalışıyorlardı. Bense otobüs ile kaldırım arasına düşmüştüm. Otobüs hareket edince yüzüm parçalandı.

Kaderin bir cilvesi olsa gerek kazadan sonra başka otobüse bindirilen yolcuların otobüsü de buzlanan yolda kaza yapmıştı. Sevdiğim kız da otobüsteydi ve takla atan otobüsün içinde "zafer işareti yaparken" sağa sola çarpan yolcunun parmakları, onun güzel gözlerini çıkarmıştı. Sonradan bunun bir terör eylemi olduğu ve zafer işareti yapan yolcunun terörist olduğu anlaşıldı. otobüsün frenlerini bozmuştu. Buna bir de buzlanan yol eklenince aynı gün içinde hem ben hem de sevdiğim kız kaza geçirmiştik.

Aşırı cilveli kaderin son cilvesi ise inanılmazdı. Parçalanan yüzümden fırlayan ve yüzüm parçalandığı için yerine konması imkansız gözlerimi, sevdiğim kıza nakletmişlerdi.

O artık bana, benim ona baktığım gözerle bakacaktı. Ama ben asla göremeyecektim.

Ama üzülmüyorum. Kör olmanın bazı avantajları var. Mesela abuk subuk, Jülya Roberts kılıklı romantizm zortlatması Copy-Paste zırvalıkları okumak durumunda kalmayacaktım.

The End

Related Posts with Thumbnails